SİSTEMİK Aile Konstelasyonu (Dizimleri) Terapisinde Yer Alan Kavramlar:

  • Aidiyet İçgüdüsü: En güçlü insan içgüdülerinden biri, ilişkili olduğumuz herhangi bir gruba ait olmaktır. Uyum sağladığımızda kendimizi rahat, uyum sağlamadığımızda ise huzursuz hissederiz. Gruba olan bu bağlılık, kuruluşların da çalışmasını sağlayan bir güçtür.
  • Travmanın Çok Kuşaklı Etkisi: Aile dizilimleri, aile çizginizde olan herhangi bir şeyin şu anda düşünme, hissetme ve davranış şeklinizi etkileyebileceğini varsayar. Bir kişinin kederi, korkusu veya öfkesi tüm aileyi etkiler. Aile üyeleri, daha sonra bahsedeceğimiz morfojenik alanla bağlantılı olduklarından, aile üyelerinin her birinin kendilerinden öncekilerin başına gelenlerin etkilerini hissederler.
  • Morfojenik Alan:  Morfojenik alan, bir grubun anılarını ve belirli enerjilerini içeren bir enerji alanıdır. Bu grup bir aile, bir topluluk, bir ülke ve hatta dünyanın tüm nüfusu olabilir. Bu enerji alanı grubun tüm bilgilerini içerdiğinden, kimse bize gerçekleri söylememiş olsa bile, sorunlarımızın kaynaklarını anlamamıza yardımcı olabilir.

İngiliz biyolog Rupert Sheldrake, “morfogenetik alan” olarak adlandırdığı bu alan fenomenini, balık sürüleri ve kuş sürüleri gibi sosyal gruplardaki davranış kalıplarını açıklayan bir düzenleyici güç olarak açıklıyor.

Dr. Albrecht Mahr, bu enerji alanını insan aile sistemleri için geçerli olduğu şekliyle tanımlamak için ilk olarak “bilme alanı” terimini kullanmıştır ve bir konstelasyon oturumundaki gönüllülerin bir aile sistemi hakkındaki bilgilere erişme deneyiminden “temsilci algısı” olarak bahsetmiştir.

 Bir Sistemik Konstelasyon sırasında, temsilciler kimi veya neyi temsil ettiklerinin temel niteliklerini almaya ve “bilme alanı” aracılığıyla düşünceleri, duyguları ve fiziksel hisleri hissetmeye başlar. Tarihsel olarak neler olduğuna dair ön bilgileri olmasa bile neyin doğru olduğunu ortaya çıkarabilirler. .

  • Sevginin Emirleri: Sevginin en önemli ve temel iki kuralı, (1) gruptaki herkesin her zaman  aynı ait olma hakkına sahip olduğu ve (2) ait olan herkese hak ettikleri değerin ve özenin verilmesi gerektiğidir.

Dışlanmış Aile Üyeleri: Ailenizin bir aile üyesini asla dışlamayacağını düşünsek de maalesef bu her zaman rastlanan olgulardandır. Aile dizilimlerinde, dışlanan aile üyelerinin, onlarla teması kesildikten sonra hatta vefat etmiş olsa bile tüm aileyi etkilediği düşünülür. Dışlanan aile üyeleri tüm aileyi etkilemeye devam edebiliyor. İleride onun yerini başka bir aile üyesi aldığında, bu üye onların duygusal mücadelelerini, bağımlılıklarını ve hatta fiziksel hastalıklarını üstlenebiliyor.

Aile Konstelasyonu (dizilimi terapisi), “ait olma dürtüsünü” ailedeki en büyük etken olarak tanımlar. Birisi ait olmadığını hissediyorsa, o aidiyet hissini elde etmek için her şeyi yapacaktır.

Dışlanan aile üyelerine bazı örnekler:    

  • Düşük veya kürtaj yapılan bebekler
  • Evlatlık olarak verilen bebekler veya çocuklar
  • Ölen aile üyeleri, özellikle genç yaşta vefat edenler
  • Eski eşler ve önceki ilişkilerden ortaklar
  • Çeşitli nedenlerle artık ailenin geri kalanıyla iletişim kuramayan aile üyeleri

Aile Konstelasyonu Terapisi İçin Başvurulabilir Konu ve Alanlar:

Aile Konstelasyonu terapisi, fiziksel, zihinsel, sosyal veya ruhsal sorunlar dahil olmak üzere çeşitli sorunlar için   kullanılabilir.

  • Depresyon, endişe, bağımlılıklar, kötü alışkanlıklar,
  • İş yerinde başarısızlık, negatif ilişki kalıpları, aile disfonksiyonu,
  • Travma, yas, takıntılı düşünceler,
  • Finansal problemler
  • Fiziksel hastalıklar, fobiler,
  • Aşırı suçluluk vb.

Aile Konstelasyonu Yöntemi ile Çalışabileceğimiz Diğer Konular:

  • Aile içi ilişkiler
  • Kadın-erkek ilişkisi
  • İşyerinde yaşanan problemler
  • Para ve para ile ilişki
  • Cinsel istismar
  • Hastalıklar
  • Depresyon
  • Evlat edinme veya edinilme

Her sistem kendi davranış ve rutinlerini (işleri yapma şeklimiz) geliştirir ve buna bizler “organizasyonun kültürü” diyoruz. Sisteme yeni katılanlar bunun farkına varmadığında, her zaman beklenen davranışı birbirine hatırlatan grubun üyeleri vardır.

Bir Sistemin Kültürü

Dışlanmış Aile Üyeleri: Ailenizin bir aile üyesini asla dışlamayacağını düşünsek de maalesef bu her zaman rastlanan olgulardandır. Aile dizilimlerinde, dışlanan aile üyelerinin, onlarla teması kesildikten sonra hatta vefat etmiş olsa bile tüm aileyi etkilediği düşünülür. Dışlanan aile üyeleri tüm aileyi etkilemeye devam edebiliyor. İleride onun yerini başka bir aile üyesi aldığında, bu üye onların duygusal mücadelelerini, bağımlılıklarını ve hatta fiziksel hastalıklarını üstlenebiliyor.

Vicdan

İnsanların, ait olduğumuz grupta doğru şeyi yapıp yapmadığımızı söyleyen “vicdan” adı verilen bir “iç monitörü” vardır. Vicdan, ait olma içgüdümüzün bir tezahürüdür. Yani, sistemin kültürüne karşı geliyorsak, kendimizi huzursuz (suçluluk duygusu) hissederiz.